Keine direkten Treffer gefunden für: pau

Deutsch Türkisch

52 indirekte Treffer gefunden für: pau

Deutsch Türkisch
echtes Brasilholz pau brasil
der Epheserbrief {sub} {m} Paulus‚un Efeslilere mektubu
grüßen Sie Paul von mir! Paul`a benden selam söyleyin!
der Pauchschalakkord {sub} {m} götürü çalışan
die Pauke {sub} {f} [Musik] kös
die Pauke {sub} {f} davul
die Pauken {sub} {pl} [Musik] davullar
die Pauken {sub} {pl} [Musik] kösler
pauken {v} [Musik: paukte, hat gepaukt] eskrim yapmak
pauken {v} [Musik: paukte, hat gepaukt] kös çalmak
pauken {v} [Musik: paukte, hat gepaukt] vurmak
pauken {v} [Musik: paukte, hat gepaukt] çarpmak
pauken {v} [ugs.: lernen] ineklemek
pauken {v} [ugs.: lernen] çok çalışarak iyice öğrenmek
pauken {v} [ugs.: lernen] öğrenmek
pauken {v} [ugs.: intensiv lernen] çok ders çalışmak
die Paukenhöhle {sub} {f} [Med.] ortakulak
Paukenhöhle im Ohr [Med.] kulakta ortakulak
die Paukensaite {sub} {f} davul yüzü
der Paukenschlag {sub} {m} davula vurma
der Paukenschlag {sub} {m} {ugs.} [Synonim: Eklat] gürültü
der Paukenschlag {sub} {m} {ugs.} çarpıcı biçimde
der Paukenschlag {sub} {m} {ugs.} sansanyonel
die Paukenschläge {sub} {pl} davula vurmalar
der Paukenschläger {sub} {m} davula vuran
der Paukenspieler {sub} {m} davul çalan
der Pauker {sub} {m} [Musik] (müzik) öğretmen
der Pauker {sub} {m} [Musik] kös çalıcısı
der Pauker {sub} {m} {ugs.} çok ders çalışan
der Pauker {sub} {m} {ugs.} öğretmen
die Paukerei {sub} {f} {ugs.} inekleme
die Paukerei {sub} {f} çok çalışma
die Paukerin {sub} {f} [weiblich] öğretmen
der Paul {sub} {m} erkek adı
der Pausback {sub} {m} [figürlich] kırmızı yanaklı çocuk
der Pausback {sub} {m} [figürlich] tombul yanaklı çocuk
die Pausbacke {sub} {f} kırmızı yanak
die Pausbacke {sub} {f} tombul yanak
die Pausbacken {sub} {pl} kırmızı yanaklar
die Pausbacken {sub} {pl} tombul yanaklar
pausbackig {adj} ablak
pausbackig {adj} kırmızı yanaklı
pausbackig {adj} tombul yanaklı
die Pausbackigkeit {sub} {f} kırmızı yanaklılık
die Pausbackigkeit {sub} {f} tombul yanaklılık
pausbäckig {adj} ablak
die Pausbäckigkeit {sub} {f} abaklık
pauschal {adj} [alles zusammen] hepsi beraber
pauschal {adj} [alles zusammen] toptan (olarak)
pauschal {adj} [Aussage, Darstellung] genel
pauschal {adj} [Summe] toptan
der Pippau {sub} {m} [Naturwissenschaft] hindiba
0.003s