9 direkte Treffer gefunden für: hallen


53 indirekte Treffer gefunden für: hallen

Deutsch Türkisch
Hallen und Widerhallen {sub} {n} yansımak ve tekrar yansımak
das Hallenbad {sub} {n} kapalı yüzme havuzu
das Hallenbad {sub} {n} kapalı havuz
der Hallenbau {sub} {m} hal inşaatı
der Hallenbau {sub} {m} hangar inşaatı
der Hallenbau {sub} {m} hangar yapısı
der Hallenbauer {sub} {m} hangar inşaatçısı
die Hallenbauten {sub} {pl} hangar yapıları
der Hallenboden {sub} {m} hangar tabanı
hallend {adj} iniltili
der Halleneffekt {sub} {m} hol etkisi
der Hallenfußball {sub} {m} salon futbolu
das Hallengebäude {sub} {n} hangar tipi bina
der Hallengeschoss {sub} {m} salon katı
der Hallenhandball {sub} {m} salonda el topu
das Hallenkran {sub} {n} hangar vinci
die Hallenluftreinigungsanlage {sub} {f} salon havası temizleme tesisi
die Hallenmeisterschaft {sub} {f} salon turnuvası
der Hallenplan {sub} {m} salon planı
das Hallenschwimmbad {sub} {n} kapalı yüzme havuzu
die Hallenspiegelleuchte {sub} {f} salon aynası ışığı
der Hallensport {sub} {m} kapalı salon sporu
die Hallensportschuhe {sub} {pl} kapalı salon spor ayakkabısı
der Hallentennis {sub} {m} kapalı salonda tenis
das Hallentor {sub} {n} hangar kapısı
das Hallenturnen {sub} {n} kapalı salon jimnastiği
das Hallenturnier {sub} {n} salon turnuvası
das Hallenvorfeld {sub} {n} salon ön sahası
die Bahnhofshallen {sub} {pl} istasyon salonları
beschallen {v} ultrasesle işleme tabi tutmak
beschallen {v} ultrason ışınlarıyla tedavi etmek
durchschallen {v} iletmek
die Eingangshallen {sub} {pl} giriş holleri
erschallen {v} birlikte salınmak
erschallen {v} duyulmak
erschallen {v} işitilmek
erschallen {v} tınlamak
erschallen {v} çınlamak
die Fabrikhallen {sub} {pl} fabrika binaları
die Festhallen {sub} {pl} tören salonları
die Flugzeughallen {sub} {pl} uçak hangarları
die Hotelhallen {sub} {pl} otel salonları
die Konzerthallen {sub} {pl} konser salonları
Kultur in Hallen {sub} {f} salonlarda kültür
die Lagerhallen {sub} {pl} depolar
die Leichenhallen {sub} {pl} morglar
die Leichtbauhallen {sub} {pl} hafif yapı hangarları
die Markthallen {sub} {pl} pazar halleri
nachhallen {v} [hallte nach, hat nachgehallt] aksetmek
nachhallen {v} [hallte nach, hat nachgehallt] nihayetinde çınlamak
nachhallen {v} [hallte nach, hat nachgehallt] yankı yapmak
nachhallen {v} [hallte nach, hat nachgehallt] yankılamak
die Ruhmeshallen {sub} {pl} şöhret salonları
0.003s