9 direkte Treffer gefunden für: geçim


55 indirekte Treffer gefunden für: geçim

Deutsch Türkisch
aufgeknöpft {adj} geçimli
das Bestreiten {sub} {n} geçimini temin etme
bestreiten {v} [bestritt, habe bestritten] geçimini temin etmek
der Broterwerb {sub} {m} geçim sağlama
bärbeißig {adj} geçimsiz
die Bärbeißigkeit {sub} {f} geçimsizlik
bösartig {adj} geçimsiz
die Bösartige {sub} {f} geçimsiz
die Bösartigkeit {sub} {f} geçimsizlik
dem Lebenshaltungsindex angepasst geçim endeksine ayarlanmış
den Lebensunterhalt verdienen geçimini kazanmak
die Dissonanz {sub} {f} geçimsizlik
durchkommen {v} [ich kam durch, ich bin durchgekommen] geçimini temin etmek
das Ehekreuz {sub} {n} geçimsiz karı
einträchtig {adj} geçimli
die Einträchtigkeit {sub} {f} geçimlilik
der Erwerb {sub} {m} geçim sağlama
das Erwerbsalter {sub} {n} geçim kaynama yaşı
der Erwerbsersatz {sub} {m} [Unterhaltsicherung] geçim güvenliği
erwerbsunfähig {adj} geçimini sağlayamayan
die Existenzbedingungen {sub} {pl} geçim şartları
das Existenzgeld {sub} {n} geçim parası
die Existenzgrundlage {sub} {f} geçim esası
die Existenzgrundlage {sub} {f} geçim temeli
das Existenzminimum {sub} {n} geçim alt sınırı
das Existenzmittel {sub} {n} geçim kaynağı
die Existenzmittel {sub} {pl} geçim kaynakları
die Existenzsicherung {sub} {f} geçim güvencesi
die Existenzvernichtung {sub} {f} geçim olanaklarını yoketme
Für unseren Lebensunterhalt wird gesorgt geçimimiz sağlanacak
die Fürsorgelast {sub} {f} geçim masrafı
der Griesgram {sub} {m} geçimsizlik
griesgrämig {adj} geçimsiz
Haare auf den Zähnen haben {v} geçimsiz olmak
Hilfe zum Lebensunterhalt {sub} {f} geçim yardımı
inkonzillant {adj} [ nicht umgänglich, nicht bereit nachzugeben, Gegensatz konziliant] geçimsiz
in Lohn und Brot sein, stehen {v} geçimini sağlamak
Index der Lebenshaltungskosten {sub} {m} geçim endeksi
Index Lebenshaltungskosten geçim maliyeti indeksi
Indexziffer der Lebenshaltungskosten {sub} {m} geçim masrafları endeksi
die Kompatibilität {sub} {f} med. geçimlilik
konziliant {adj} geçimli
die Konzilianz {sub} {f} [Umgänglichkeit, Verbindlichkeit, Entgegenkommen] geçimlilik (nezaket, kolaylık gösterme)
Kosten Lebenshaltung {sub} {pl} geçim masrafları
der Krieg {sub} {m} [Militär] geçimsizlik
die Lebensbedürfnisse {sub} {pl} geçim ihtiyaçları
die Lebenshaltungkosten {sub} {pl} geçim masrafları
Lebenshaltungs- geçim-
die Lebenshaltungsgleitklausel {sub} {f} geçimde eşel mobil kaydı
der Lebenshaltungsindex {sub} {m} geçim endeksi
die Lebenshaltungskosten {sub} {pl} geçim giderleri
aufwändige Lebenshaltung {sub} {f} zorlu geçim
das Lebensminimum {sub} {n} asgari geçim
Lebensunterhalt in Heimen {sub} {m} yurtlarda geçim
die Serienfreigabe {sub} {f} seri imalata geçim
0.004s