14 direkte Treffer gefunden für: cürüm


77 indirekte Treffer gefunden für: cürüm

Deutsch Türkisch
abdorren {v} [Blüten, Blätter: dorrte ab, ist abgedorrt] çürümek
die Abfallzeit {sub} {f} çürüme zamanı
am Ort des Verbrechens cürümün olduğu yerde
anfaulen {v} çürümeye başlamak
anfaulend {adj} çürümeye başlayan
angefault çürümeye başlamış
angefault çürümüş
angehen {v} [ging an, ist angegangen] çürümeye başlamak
angemodertes Holz {sub} {n} çürümeye dönmüş ağaç
die Antifäulnisfarbe {sub} {f} çürümeye karşı boya
ausfaulen {v} çürümek
ausgelaugt {adj} çürümüş
ausschwingen {v} [schwing aus, hat ausgeschwungen] çürümek
Beihilfe zur Tat {sub} {f} cürüme yardım
die Delikte {sub} {pl} [Juristisch] cürümler
die Tat begangen [er, sie, es hat~] cürümü işledi
durchfaulen {v} [ich faulte durch, ich bin durchgefault] çürümek
eingehen {v} [Pflanze] çürümek
Excavation [Zahnmedizin] çürümüş diş kökünün çıkarılması
das Faulen {sub} {n} çürüme
faulen {v} çürümek
faulig {adj} çürümeye yüz tutmuş
der Faulraum {sub} {m} çürüme odası
die Faulraumausrüstung {sub} {f} çürüme teçhizatı
die Faulung {sub} {f} çürüme
der Faulvorgang {sub} {m} çürüme ameliyesi
die Fäule {sub} {f} çürüme
die Fäulnis {sub} {f} çürüme
fäulnisbeständig {adj} çürümeye karşı dayanıklı
fäulnisbeständig {adj} çürümez
der Fäulnisgeruch {sub} {m} çürüme kokusu
die Fäulnisgärung {sub} {f} çürüme tahammürü
der Fäulnisschaden {sub} {m} çürüme hasarı
der Fäulnisschutz {sub} {m} çürümeden koruyucu
fäulnissicher {adj} çürümez
fäulnissichere Farbe {sub} {f} çürüme önleyici boya
fäulnisverhütend {adj} çürüme önleyici
gerottet çürümüş
der Gewohnheitskrimineller {sub} {m} cürüm işlemeyi huy edinmiş kişi
der Gewohnheitskrimineller {sub} {m} cürüm işlemey1 alışmış kişi
haltbar {adj} [Obst] çürümez
Helfer nach der strafbaren Handlung {sub} {m} cürüm işledikten sonra yardımcı
Helfer nach der Tat {sub} {m} cürüm sonrası yardımcı
Helfer vor der strafbaren Handlung {sub} {m} cürüm işlemeden önce yardımcı
der Holzbrand {sub} {m} [Baum] çürüme
in Fäulnis über gehen {v} çürümeye başlamak
infiziert {adj} çürümüş
das Leichengift {sub} {n} çürümüş cesetten çıkan zehir
ließ verfaulen [er, sie, es~] çürümeye bıraktı
lässt verfaulen [er, sie, es~] çürümeğe bırakıyor
die Missetaten {sub} {pl} cürümler
der Abgrund {sub} {m} uçurum
der Abgrund {sub} {m} uçurum
abscheuliches Verbrechen {sub} {n} fena cürüm
als begangen angenommenes Verbrechen {sub} {n} işlenmiş olarak kabul edilen cürüm
auf Glauben beruhende Tat {sub} {f} inanca dayalı cürüm
das Dobel {sub} {n} ormanlık uçurum
dumme Tat {sub} {f} aptalca cürüm
ein abscheuliches Verbrechen korkunç bir cürüm
ein geringfügiges Vergehen küçük bir cürüm
ein Verbrecher übelster Art çok kötü bir cürüm
ein Verbrecher übelster Sorte çok kötü türde bir cürüm
ein weniger schweres Verbrechen biraz ağır cürüm
gemeine Tat {sub} {f} vicdansız cürüm
geringfügiges Vergehen {sub} {n} küçük cürüm
das Gewaltsverbrechen {sub} {n} kaba kuvvet uygulanan cürüm
der Graben {sub} {m} uçurum
Graben zwischen uns {sub} {m} aramızdaki uçurum
grässliche Tat {sub} {f} iğrenç cürüm
gähnender Abgrund {sub} {m} bomboş uçurum
das Hauptverbrechen {sub} {n} ana cürüm
klagbares Delikt {sub} {n} dava açmaya sebep olabilecek cürüm
das Kliff {sub} {n} uçurum
die Kluft {sub} {f} [tiefe Kluft] uçurum
der Kunstfrevel {sub} {m} sanatsal cürüm
das Massendelikt {sub} {n} toplu cürüm
meuchlerische Tat {sub} {f} kahpece cürüm
0.005s