13 direkte Treffer gefunden für: Heide


77 indirekte Treffer gefunden für: Heide

Deutsch Türkisch
Heide sein {v} dinsiz olmak
heideartig {adj} fundalığa benzer
der Heideboden {sub} {m} step alanı
das Heidefeld {sub} {n} fundalık arazi
die Heidefläche {sub} {f} fundalık saha
der Heidehonig {sub} {m} fundalık balı
das Heidekraut {sub} {n} [Herba Ericae] funda
das Heidekraut {sub} {n} [Calluna vulgaris] süpürge otu
das Heidekrautsamen {sub} {n} [Calluna vulgaris] süpürge otu tohumu
das Heidekraut {sub} {n} süpürge çalısı
das Heidekraut {sub} {n} süpürgeotu
die Heidekrautgewächse {sub} {pl} funda bitkileri
das Heidekräuter {sub} {n} fundalık baharatları
die Heidekultur {sub} {f} fundalık bitki kültürü
das Heideland {sub} {n} fundalık arazi
das Heideland {sub} {n} kır
das Heideland {sub} {n} çalılık arazi
die Heidelandschaft {sub} {f} step doğa
die Heidelbeere {sub} {f} [Vaccinium myrtillus] Yaban Mersini, Çoban Üzümü, Yaylalıforu, Dağ üzümü
die Heidelbeere {sub} {f} ayı üzümü
die Heidelbeere {sub} {f} kamburüzüm
die Heidelbeere {sub} {f} keçi yemişi
die Heidelbeere {sub} {f} keçiyemişi
die Heidelbeere {sub} {f} kırmızı ayı üzümü
die Heidelbeere {sub} {f} kızamık
die Heidelbeere {sub} {f} likapa
die Heidelbeere {sub} {f} mersin
die Heidelbeere {sub} {f} yaban mersini
die Heidelbeere {sub} {f} çay üzümü
die Heidelbeere {sub} {f} çoban üzümü
die Heidelbeeren {sub} {pl} yaban mersinleri
das Heidelbeerkraut {sub} {n} yaban mersini bitkisi
die Heidelbeermilch {sub} {f} yaban mersinli süt
die Heidelbeersauce {sub} {f} yaban mersini salçası
der Heidelbeerstrauch {sub} {m} yaban mersini çalılığı
Heidelberg Güney Almanya`da bir şehir
der Heidelberger {sub} {m} Heidelberg`li
die Heidelbürste {sub} {f} funda fırça
die Heidelerche {sub} {f} [Lullula arborea in der Roten Liste gefährdeter Arten der IUCN 2008] orman toygarı
die Heidelerche {sub} {f} tarla kuşu
die Heidelerchen {sub} {pl} tarla kuşları
die Heidelerchen {sub} {pl} orman toygarları
die Heidelkraut {sub} {f} süpürge otu
die Heideländer {sub} {pl} fundalık araziler
das Heidemoor {sub} {n} fundalık bataklığı
die Heidemoore {sub} {pl} fundalık bataklıklerı
die Heidemyrthe {sub} {f} fundalık mersin ağacı
heiden {adj} dehşetli
heiden {adj} müthiş
die Heiden {sub} {pl} [Nichtgläubige] kâfirler
die Heiden {sub} {pl} [Nichtjuden] dinsizler
die Adventitiascheide {sub} {f} dış kılıf
der Asylbescheide {sub} {m} iltica bildirileri
die Bajonettscheide {sub} {f} süngü kını
die Bescheide {sub} {pl} bildirgeler
die Bescheide {sub} {pl} haberler
die Besenheide {sub} {f} funda
die Besenheide {sub} {f} [Calluna vulgaris] süpürge otu
die Besenheide {sub} {f} süpürge çalısı
die Blattscheide {sub} {f} yaprak ayrımı
die Blütenscheide {sub} {f} [die Spatha] çiçek boşluğu
die Degenscheide {sub} {f} kılıç kılıfı
die Degenscheide {sub} {f} kılıç kını
die Gabelscheide {sub} {f} çatal huni
die Gabelscheide {sub} {f} çatal ok
gemeine Besenheide {sub} {f} funda
gemeine Besenheide {sub} {f} süpürgeotu
gemeine Besenheide {sub} {f} süpürge çalısı
die Glockenheide {sub} {f} süpürgeotu
die Grundwasserscheide {sub} {f} yeraltı suyu bölümü
die Haarscheide {sub} {f} saç ayrımı
die Klimascheide {sub} {f} iklim ayırımı
die Küstenheide {sub} {f} sahil fundalığı
die Markscheide {sub} {f} maden alanı sınırı
die Meerscheide {sub} {f} deniz hattı
die Messerscheide {sub} {f} bıçak kılıfı
die Moorheide {sub} {f} turba fundalık
0.005s