krankhaft gesteigertes Durstgefühl
{sub}
{n}
|
hastalık derecesinde artan susuzluk hissi
|
|
krankhaft vermehrte Schweißbildung
{sub}
{f}
|
hastalık derecesinde artan ter oluşumu
|
|
krankhafte Angst
{sub}
{f}
|
hastalık şeklinde korku
|
|
krankhafte Besessenheit
{sub}
{f}
|
hastalık derecsinde tutku
|
|
krankhafte Bindegewebsvermehrung in Organen
{sub}
{f}
|
organlarda hastalık nedeniyle bağ dokusu oluşumu
|
|
krankhafte Eigenbeziehung
{sub}
{f}
|
marazi alınganlık
|
|
krankhafte Eigenbeziehung
{sub}
{f}
|
üstüne alınma
|
|
krankhafte Erhöhung des Blutzuckers
{sub}
{f}
|
kan şekerinin hastalık derecsinde artışı
|
|
krankhafte Erscheinung
{sub}
{f}
|
hastalıklı görünme
|
|
krankhafte Esslust
{sub}
{f}
|
aşerme
|
|
krankhafte Fantasie
{sub}
{f}
|
hastalık şeklinde fantazya
|
|
krankhafte Furcht
{sub}
{f}
|
hastalık şeklinde korku
|
|
krankhafte Gewebsveränderung
{sub}
{f}
|
hastalık şeklinde doku değişimi
|
|
krankhafte Muskelschwäche
{sub}
{f}
|
hastalık şeklinde kas gevşekliği
|
|
krankhafte Selbstsucht
{sub}
{f}
|
hastalık şeklinde bencillik
|
|
krankhafte Verengerung
{sub}
{f}
|
hastalık şeklinde daralma
|
|
krankhafte Veränderungen der Chromosomen
{sub}
{pl}
|
kromozomların hastalık şeklinde değişimi
|
|
krankhafte Veränderungen der Persönlichkeit
{sub}
{f}
|
hastalık şeklinde şahsiyet değişimi
|
|
krankhafter
{adj}
|
daha hastalıklı
|
|
krankhafter
{adj}
|
daha sağlıksız
|
|
krankhafter Drang nach Unerreichbarem
{sub}
{m}
|
ulaşamadığına hastalık şeklinde arzu
|
|
krankhafter Ehrgeiz
{sub}
{m}
|
hastalık derecesinde hırs
|
|
krankhafter Lügner
{sub}
{m}
|
hastalık derecesinde yalancı
|
|
krankhafter Milchfluss
{sub}
{m}
|
hastalık derecesinde süt akımı
|
|
krankhafter Wandertrieb
{sub}
{m}
|
hastalık derecesinde gezme isteği
|
|
krankhaftere-
|
daha sağlıksız-
|
|
krankhafteste
{adj}
|
en sağlıksız
|
|
die
Krankhaftigkeit
{sub}
{f}
|
sağlıksızlık
|
|
die
Krankhaftigkeit
{sub}
{f}
|
hastalıklılık
|
|
die
Krankhaftigkeiten
{sub}
{pl}
|
sağlıksızlıklar
|
|
die
Krankhaftigkeiten
{sub}
{pl}
|
hastalıklılıklar
|
|