2 direkte Treffer gefunden für: Yumurta

Deutsch Türkisch
das Ei {sub} {n} [Speise~] yumurta
der Hoden {sub} {m} yumurta

77 indirekte Treffer gefunden für: Yumurta

Deutsch Türkisch
das Ablaichen {sub} {n} yumurta bırakmak
Adnexa uteri {sub} {n} yumurtalığa bağlı bölge
die Adnexe {sub} {f} yumurtalık
die Adnexe {sub} {pl} yumurtalıklar
die Adnexentfernung {sub} {f} yumurtalığı ameliyatla alma
die Adnexentzündung {sub} {f} yumurtalık iltihabı
Agenesia ovarii {sub} {f} yumurtalıkların iltihabı
albuminös yumurta akına benzer
die Apfelhexe {sub} {f} yumurta aklı elma peltesi
ausgeschlüpft yumurtadan çıkmış
auskriechen {v} yumurtada çıkmak
Ausspülung der Gebärmutter {sub} {f} yumurtalığı yıkama
die Brut {sub} {f} yumurtadan çıkan hayvanlar
das Ei ausstoßen yumurta çıkarmak
das Ei ausstoßend yumurta çıkaran
die davonschlüpfen {sub} {f} yumurtadan çıkmak
den Eierstock betreffend yumurtalıkla ilgili
des Eierstocks, der Eierstöcke yumurtalığının, yumurtalıklarının
dotter {adj} yumurta sarısı
das Dotter {sub} {n} yumurta sarısı
die Dotter {sub} {pl} yumurta sarıları
dottergelb {adj} yumurta sarısı renginde
der egghead {sub} {m} [Med.: asu dem Englischen] yumurta kafa
Ei befruchten {sub} {n} yumurta döllemek
die Eiablage {sub} {f} yumurtalık
das Eialbumin {sub} {n} yumurta beyazı
der Eiausstoß {sub} {m} yumurta çıkarma
die Eibildung {sub} {f} yumurta oluşumu
das Eibläschen {sub} {n} yumurta kabarcığı
Eibläschen am Eierstock {sub} {n} yumurtalıkta yumurta kabarcığı
das Eichen {sub} {n} yumurtacık
das Eidotter {sub} {n} yumurta sarısı
die Eidotter {sub} {pl} yumurta sarıları
Eidotters- yumurta sarısının-
die Eier {sub} {pl} [Speise~] yumurtalar
Eier ausbrüten yumurtadan civciv çıkarmak
Eier schlagen {v} yumurta kırmak
Eier sind oval {sub} {pl} yumurtalar ovaldır
Eier trennen yumurta ayırmak
das Eieralbumin {sub} {n} yumurta albümini
der Eierarsch {sub} {m} yumurta popolu
der Eierbecher {sub} {m} yumurta kabı
der Eierbecher {sub} {m} yumurtalık
die Eierbecher {sub} {pl} yumurta kabları
der Eierbefall {sub} {m} yumurta hastalığı
der Eierbehälter {sub} {m} yumurta kabı
der Eierbrecher {sub} {m} yumurta kâsesi
das Eierbrikett {sub} {n} yumurta biçiminde briket kömürü
das Eierbrikett {sub} {n} yumurta kömürü
das Eierbrikett {sub} {n} yumurta şeklinde kömür briketi
die Eierbutter {sub} {f} yumurta yağı
das Bio-Ei {sub} {n} biyolojik yumurta
dehydriertes Ei {sub} {n} suyu alınmış yumurta
Ei mit 2 Dottern iki sarılı yumurta
das Eipulver {sub} {n} kurutularak toz haline getirilmiş yumurta
das Farbeier {sub} {n} renkli yumurta
faules Ei {sub} {n} bayat yumurta
frisch gelegtes Ei {sub} {n} yeni çıkan yumurta
das Frischei {sub} {n} taze yumurta
gekochtes Ei {sub} {n} kaynatılmış yumurta
hart gekochtes Ei {sub} {n} hazırlop yumurta
hart gesotten {adj} katı yumurta
hartgekochtes Ei {sub} {n} katı yumurta
hartgekochtes Ei {sub} {n} çok pişmiş yumurta
das Knickei {sub} {n} kırık yumurta
das Knickei {sub} {n} çatlak yumurta
mit zwei Dottern çift sarılı yumurta
das Ochsenauge {sub} {n} [Zoologie] tavada yumurta
das Osterei {sub} {n} [Religion] paskalya bayramı nedeniyle boyanmış yumurta
rohes Ei {sub} {n} çiğ yumurta
das Rührei {sub} {n} akı sarısıyla karıştılmış sahanda yumurta
das Rührei {sub} {n} sahanda yumurta
das Schalenei {sub} {n} kabuklu yumurta
das Setzei {sub} {n} sahanda yumurta
das Solei {sub} {n} tuzlu suda pişirilmiş lop yumurta
das Spiegelei {sub} {n} sahanda yumurta
Spiegeleier mit Schinken {sub} {pl} jambonlu sahanda yumurta
0.004s