Keine direkten Treffer gefunden für: yatış

Deutsch Türkisch

53 indirekte Treffer gefunden für: yatış

Deutsch Türkisch
abflauen {v} [Wind: flaute ab, hat abgeflaut] yatışmak
das Abwiegeln {sub} {n} yatıştırma
abwiegeln {v} yatıştırmak
abwiegelnd yatıştırıcı
das Acetanilid {sub} {n} yatıştırıcı ve harareti düşürücü bir ilaç
applanieren [österr.: einen Streit schlichten] yatıştırmak
das Ataracticum {sub} {n} yatıştırıcı
die Ataraktika {sub} {pl} yatıştırıcılar
das Ataraktikum {sub} {n} yatıştırıcı
das Austoben {sub} {n} yatışma
austoben, sich {v} yatışmak
die Baldriantropfen {sub} {pl} yatıştırıcı
das Befriedigen {sub} {n} yatıştırma
begütigen {v} [begütigte, hat begütigt] yatıştırmak
begütigend {adj} yatıştırıcı
beilegen {v} [schlichten] yatıştırmak
das Bermsmittel {sub} {n} yatıştırıcı
beruhigen {v} [beruhigte, habe beruhigt] yatışmak
beruhigen {v} [beruhigte, habe beruhigt] yatıştırmak
beruhigen {v} [sich] yatışmak
beruhigend {adj} yatıştırıcı
die Beruhigung {sub} {f} yatıştırma
das Beruhigungsmittel {sub} {n} yatıştırıcı
das Beruhigungsmittel {sub} {n} yatıştırıcı ilaç
das Beruhigungsmittel {sub} {n} yatıştırıcı madde
die Beruhigungsmittel {sub} {pl} yatıştırıcı ilaçlar
die Beruhigungsspritze {sub} {f} yatıştırıcı iğne
der Beruhigungszeit {sub} {m} yatışma zamanı
beschwichtigen {v} [beschwichtigte, hat beschwichtigt] yatıştırmak
beschwichtigend {adj} yatıştırıcı
beschwichtigend wirken {v} yatıştırıcı etkisi olmak
beschwichtigende Rede {sub} {f} yatıştırıcı konuşma
beschwichtigende Worte {sub} {pl} yatıştırıcı kelimeler
die Beschwichtigung {sub} {f} yatıştırma
die Beschwichtigungspolitik {sub} {f} yatıştırma politikası
die Beschwichtigungspolitiken {sub} {pl} yatıştırma politikaları
der Beschwichtigungspolitiker {sub} {m} yatıştırıcı politikacı
der Beschwichtigungsversuch {sub} {m} yatıştırma denemesi
besänftigen {v} [besänftigte, hat besänftigt] yatıştırmak
besänftigend {adj} yatıştırıcı
besänftigende Worte {sub} {pl} yatıştırıcı sözler
besänftigende Worte sprechen {v} yatıştırıcı sözler söylemek
die Besänftigkeit {sub} {f} yatıştırıcılık
besänftigte {adj} yatışmış
die Besänftigung {sub} {f} yatıştırma
die Besänftigungsmaßnahme {sub} {f} yatıştırma önlemi
dämpfen {v} [ich dämpfte, ich habe gedämpft] yatışmak
dämpfen {v} [ich dämpfte, ich habe gedämpft] yatıştırmak
die Externat {sub} {f} yatısız okul
externer Schüler {sub} {m} yatısız öğrenci
gedämpft {adj} yatışmış
die Bauchlage {sub} {f} yüzüstü yatış
der Schneeballprinzipverkauf {sub} {m} kartopu misali yatış
0.003s