3 direkte Treffer gefunden für: Klos

Deutsch Türkisch
der Klos {sub} {m} köfte
die Glocke {sub} {f} [= Glockenhut] kloş
die Glocke {sub} {f} kloş

77 indirekte Treffer gefunden für: Klos

Deutsch Türkisch
die Domatophobie {sub} {f} klostrofobi
die Glockenkurve {sub} {f} kloş eğrisi
der Glockenrock {sub} {m} kloş etek
die Hypocholesterinämie {sub} {f} klosterin oranının 130 mg,100 ml altına düşmesi
die Klaustrophobie {sub} {f} klostrofobi
die Klaustrophilie {sub} {f} klostrofili
die Klaustrophobie {sub} {f} [Psychologie] klostrofobi
die Klaustrophobien {sub} {pl} klostrofobiler
die Kloschüssel {sub} {f} klozet
das Klosett {sub} {n} alafranga tuvalet
das Klosett {sub} {n} abdesthane
das Klosett {sub} {n} ayakyolu
das Klosett {sub} {n} helâ
das Klosett {sub} {n} klozet
das Klosett {sub} {n} su tertibatlı abdesane
das Klosett {sub} {n} tuvalet
der Klosettbecken {sub} {m} tuvalet lavabosu
das Klosettbecken {sub} {n} klozet oturağı
die Klosettbrille {sub} {f} klozetin oturak kapağı
die Klosettbürste {sub} {f} hela temizleme fırçası
die Klosettbürste {sub} {f} klozet fırçası
der Klosettdeckel {sub} {m} klozetin oturak kapağı
die Klosettfrau {sub} {f} hela bekçisi kadın
das Klosettpapier {sub} {n} tuvalet kağıdı
die Klosettpapierrolle {sub} {f} tuvalet kağıdı bobini
die Klosettschüssel {sub} {f} klozet anahtarı
der Klosettsitz {sub} {m} klozet oturağı
der Klosettspüler {sub} {m} klozet şifonu
der Klosetttank {sub} {m} tuvalet tankı
die Klosettumrahmung {sub} {f} tuvalet çemberi
die Klosettzelle {sub} {f} tuvalet hücresi
der Klositz {sub} {m} {ugs.} tuvalet oturağı
der Klospiegel {sub} {m} [ugs.:Toilettenspiegel] tuvalet aynası
der Klossettspülkasten {sub} {m} tuvalet suyu kutusu
das Kloster {sub} {n} [christlich] manastır
das Kloster {sub} {n} [Derwisch-] tekke
Kloster- manastır-
klosterartig {adj} manastıra benzer
die Klosterbibliothek {sub} {f} manastır kütüphanesi
der Klosterbruder {sub} {m} rahip
die Klosterbrüder {sub} {pl} rahipler
die Klosterdienerin {sub} {f} [weiblich] manastır hizmetçisi
die Klosterdisziplin {sub} {f} manastır diziplini
die Klosterfrau {sub} {f} rahibe
der Klostergang {sub} {m} manastır girişi
der Klostergarten {sub} {m} manastır bahcesi
das Klostergebäude {sub} {n} manastır binası
die Klostergemeinschaft {sub} {f} manastır toplumu
das Klostergewölbe {sub} {n} manastır kubbesi
die Klostergänge {sub} {pl} manastır girisleri
der Klosterhof {sub} {m} manastır bahçesi
auffällig und geschmacklos {adj} tuhaf ve lezzetsiz
äußerst geschmacklos oldukça lezzetsiz
drucklos {adj} basınçsız
flecklos {adj} lekesiz
flecklos {adj} paslanmaz
flecklos {adj} saf
gelenklos [starr] mafsalsız
geschmacklos {adj} [figürlich] zevksiz
geschmacklos {adj} lezzetsiz
geschmacklos {adj} saman gibi
geschmacklos {adj} tadı tuzu yok
geschmacklos {adj} tatsız
geschmacklos {adj} tatsız tuzsuz
geschmacklos {adj} yavan
geschmacklos {adj} zevksiz
geschmacklos [Chemie] tadsız
geschmacklos [ohne Geschmack] lezzetsiz
geschmacklos [stillos] biçimsiz
geschmacklos [unanständig] çirkin
glücklos {adj} mutsuz
glücklos {adj} şanssız
kritiklos {adj} eleştirisiz
kritiklos {adj} itiraz etmeden
kritiklos {adj} karşı gelmeden
kritiklos {adj} tenkitsiz
marklos {adj} [kraftlos] kuvvetsiz
0.004s