Keine direkten Treffer gefunden für: emeği

Deutsch Türkisch

33 indirekte Treffer gefunden für: emeği

Deutsch Türkisch
altgedient {adj} emeği geçmiş
belohnen {v} [belohnte, hat belohnt] emeğinin karşılığını vermek
Grenzleistungsfähigkeit Arbeit {sub} {f} emeğin marjinal etkinliği
Grenzprodukt Arbeit {sub} {n} emeğin marjinal hasılası
Grenzproduktivität der Arbeit {sub} {f} emeğin marjinal verimliliği
mithelfen {v} [half mit, hat mitgeholfen] emeği geçmek
die Mithilfe {sub} {f} emeği geçme
das Abendbrot {sub} {n} akşam yemeği
das Abendessen {sub} {n} akşam yemeği
Abendessen bei Kerzenlicht {sub} {n} mum ışığında akşam yemeği
die Abendmahlsgemeinschaft {sub} {f} birlikte akşam yemeği
das Abschiedsessen {sub} {n} akşam yemeği
appetitliches Mittagessen {sub} {n} lezzetli öğle yemeği
der Arbeitsaufwand {sub} {m} emeği
das Arbeitsessen {sub} {n} yemeği
das Armeleuteessen {sub} {n} fakir insanların yemeği
die Armenkost {sub} {f} fakir yemeği
der Armschmalz {sub} {m} {ugs.} el emeği
der Betreuungsverein {sub} {m} müşavir demeği
die Blätterteigpastete {sub} {f} [mit Geflügel-, Fisch- oder Fleischragout gefüllt] etli hamur yemeği
die Bouillonkartoffeln {sub} {pl} et suyu ve köklerle birlikte pişirilen patates yemeği
das Buchweizenbrot {sub} {n} esmer buğday ekemeği
chinesische Pfanne {sub} {f} çin sahan yemeği
chinesische Speise {sub} {f} Çin yemeği
chinesisches Essen {sub} {n} Çin yemeği
das Currygericht {sub} {n} köri yemeği
das Letzte Abendmahl son akşam yemeği
der Dinner {sub} {m} akşam yemeği
das Diätessen {sub} {n} hiz yemeği
die Diätkost {sub} {f} diyet yemeği
die Diätkost {sub} {f} perhiz yemeği
die Diätkost {sub} {f} rejim yemeği
ein Bratkartoffelgericht {sub} {n} bir kızartma patates yemeği
0.002s