die
Emanzipation
{sub}
{f}
|
özgürlüğüne kavuşturma
|
|
emanzipieren
{v}
|
özgürlüğüne kavuşturmak
|
|
Freiheit begrenzen
{v}
|
özgürlüğü kısıtlamak
|
|
freiheitlich
{adj}
|
özgürlüğü seven
|
|
die
Freiheitsberaubung
{sub}
{f}
|
özgürlüğün kısıtlanması
|
|
die
Freiheitsberäubung
{sub}
{f}
|
özgürlüğün elinden alınması
|
|
die
Freiheitsbeschränkung
{sub}
{f}
|
özgürlüğü kısıtlama
|
|
die
Freiheitsbeschränkung
{sub}
{f}
|
özgürlüğün kısıtlanması
|
|
die
Freiheitsentziehung
{sub}
{f}
[psychisch Kranke]
|
özgürlüğünü elinden alma
|
|
die
Freiheitsentziehung
{sub}
{f}
|
özgürlüğü bağlama
|
|
die
Freiheitsentziehung
{sub}
{f}
|
özgürlüğün elinden alınması
|
|
die
Freiheitsstrafe
{sub}
{f}
|
özgürlüğü bağlayıcı ceza
|
|
die
Freiheitsstrafen
{sub}
{pl}
|
özgürlüğü bağlayıcı cezalar
|
|
loskommen
{v}
|
özgürlüğüne kavuşmak
|
|
die
Verhaftung
{sub}
{f}
|
özgürlüğü kısıtlama
|
|
Verteidiger der Freiheit
{sub}
{m}
|
özgürlüğün savunucusu
|
|
akademische Freiheit
|
öğretim özgürlüğü
|
|
der
Aktionsspielraum
{sub}
{m}
|
eylem hareket özgürlüğü
|
|
die
Arbeitsfreiheit
{sub}
{f}
|
iş özgürlüğü
|
|
die
Arbeitsfreiheit
{sub}
{f}
|
çalışma özgürlüğü
|
|
die
Bekenntnisfreiheit
{sub}
{f}
|
din özgürlüğü
|
|
die
Bewegungsfreiheit
{sub}
{f}
|
hareket etme özgürlüğü
|
|
die
Bewegungsfreiheit
{sub}
{f}
|
serbest dolaşabilme özgürlüğü
|
|
die
Denkfreiheit
{sub}
{f}
|
düşünce özgürlüğü
|
|
die
Dienstleistungsfreiheit
{sub}
{f}
|
hizmet verme özgürlüğü
|
|
die
Entscheidungsfreiheit
{sub}
{f}
[rechtswissenschaftlich]
|
karar verme özgürlüğü
|
|
die
Entscheidungsfreiheit
{sub}
{f}
|
karar verme özgürlüğü
|
|
das
Fernsprechgeheimnis
{sub}
{n}
|
iletişim özgürlüğü
|
|
freier Wille
{sub}
{m}
|
karar verme özgürlüğü
|
|
Freiheit Presse
|
basın özgürlüğü
|
|
die
Gedankenfreiheit
{sub}
{f}
|
düşünce özgürlüğü
|
|
die
Gedankenfreiheit
{sub}
{f}
|
düşünme özgürlüğü
|
|
die
Gewissensfreiheit
{sub}
{f}
|
inanç özgürlüğü
|
|
die
Gewissensfreiheit
{sub}
{f}
|
vicdan özgürlüğü
|
|
die
Glaubensfreiheit
{sub}
{f}
|
inanç özgürlüğü
|
|
Handels- und Gewerbefreiheit
|
ticaret ve iş yapabilirlik özgürlüğü
|
|
die
Handelsfreiheit
{sub}
{f}
|
ticaret yapma özgürlüğü
|
|
die
Informationsfreiheit
{sub}
{f}
|
bilgi alişverişi özgürlüğü
|
|
die
Informationsfreiheit
{sub}
{f}
|
haber alma özgürlüğü
|
|
die
Informationsfreiheit
{sub}
{f}
|
haberleşme özgürlüğü
|
|
die
Inhaltsfreiheit
{sub}
{f}
|
hukuki işlemin içeriğini serbestçe belirleme özgürlüğü
|
|
die
Inhaltsfreiheit
{sub}
{f}
|
içeriğini serbestçe belirleme özgürlüğü
|
|