3 direkte Treffer gefunden für: kemik

Deutsch Türkisch
das Bein {sub} {n} [Knochen] kemik
das Gebein {sub} {n} kemik
der Knochen {sub} {m} [Med.] kemik

77 indirekte Treffer gefunden für: kemik

Deutsch Türkisch
die Abbaukrankheit {sub} {f} [Knochen] kemik erimesi hastalığı
die Achondrogenesis {sub} {f} kemik oluşumunu frenlenmesi
die Apophyse {sub} {f} [z. B. Knochenfortsatz] kemik çıkıntısı
der Ausbeiner {sub} {m} [Messer] kemik ayırma bıçağı
das Ausbeinmesser {sub} {n} kemik ayırma bıçağı
beinern {v} kemikten
beinern {v} kemikten yapılma
die Beinhaut {sub} {f} [Anatomie] kemik zarı
die Beinsäge {sub} {f} kemik biçme
bis auf den Knochen kemiklerine kadar
bis auf die Knochen kemiklerine kadar
Brüchigkeit der Knochen {sub} {f} kemiklerin kırılganlığı
die Diaphyse {sub} {f} kemik gövdesi
das Dippelöl {sub} {n} kemik yağı
der Dornfortsatz {sub} {m} [Med.] kemik çıkıntısı
die Enostose {sub} {f} kemik içinden büyüyen şişkinlik
Entzündung des Knochenmarks {sub} {f} kemik iliği iltihabı
die Epiphyse {sub} {f} [Anatomie] kemik ucu
Erkrankungen der Weichteile {sub} {pl} kemiksiz kısımların hastalıkları
die Exostose {sub} {f} [Med.] kemik şişkinliği
die Exostose {sub} {f} kemik şişi
die Exostosis {sub} {f} kemik şişliği
Fleisch ohne Knochen {sub} {n} kemiksiz et
die Fraktur {sub} {f} [Med.] kemik kırılması
der Frass {sub} {m} [Med.] kemik çürümesi
die Gebeine {sub} {pl} kemikler
der Glattstahl {sub} {m} kemik ıstaka
der Gliederschmerz {sub} {m} kemik ağrısı
Haben Sie Knochenschmerzen? kemikleriniz ağrıyor mu?
die Halisterese {sub} {f} kemik yumuşaması
die Halisterese {sub} {f} kemiklerde kireçli tuzların azalması
die Hornbrille {sub} {f} kemik çerçeveli gözlük
Hypoplasie des Knochenmarks {sub} {f} kemik iliğinde yeteresiz hücre oluşumu
der Hämatoblast {sub} {m} [Hämoblast] kemik iliğinde kan yapan hücre
die Hämatomyelie {sub} {f} kemik iliği kanaması
der Hämoblast {sub} {m} kemik iliğinde kan yapan hücre (kökhücre)
die Infraktion {sub} {f} kemikte tam kırılmama
intraossär {adj} kemik içi
intraossäre Injektion {sub} {f} kemik içi injeksiyon
die Inzisur {sub} {f} kemiklerde çukur veya girinti
der Kallus {sub} {m} [Medizin] kemik kırılması sonucu yeni oluşan doku
das Kallusgewebe {sub} {n} kemik kırılması sonucu yeni oluşan doku
die Knochen {sub} {pl} kemikler
Knochen entfernen {v} kemik çıkarmak
Knochen- kemik-
der Knochenabbau {sub} {m} kemik erimesi
die Knochenabszess {sub} {f} kemik apsesi
die Knochenaktinomykose {sub} {f} kemikte ipçik bakterilerinin yol açtığı hastalık
das Knochenalter {sub} {n} kemik yaşı
die Knochenanalyse {sub} {f} kemik analizi
knochenartig {adj} kemikimsi
der Basalknochen {sub} {m} alt kemik
besendürr {adj} bir deri bir kemik
er ist nur Haut und Knochen bir deri bir kemik
der Faserknochen {sub} {m} lifli kemik
das Felsenbein {sub} {n} petröz kemik
der Glasknochen {sub} {m} kolay kırılan kemik
Haut und Knochen deri ve kemik
kalzinierte Knochen {sub} {m} kireçlenmiş kemik
klapperdürr {adj} bir deri bir kemik
knochendürr {adj} bir deri bir kemik
der Knotenschrot {sub} {m} kırılmış kemik
der Langknochen {sub} {m} uzun kemik
der Mammutknochen {sub} {m} dev kemik
der Markknochen {sub} {m} [Anatomie] ilikli kemik
Markknochen für Suppe {sub} {m} çorba için ilikli kemik
das Nagelbein {sub} {n} [Med.] tırnaksı kemik
nur Haut und Knochen bir deri, bir kemik
nur Haut und Knochen sein sadece bir deri, bir kemik
nur noch Haut und Knochen sadece bir deri bir kemik
der Radius {sub} {m} ön kolun iki kemiğinden dışta olan uzun kemik
der Röhrenknochen {sub} {m} [Med.] ilik taşıyan kemik
der Röhrenknochen {sub} {m} [Med.] uzun kemik
das Schulterblatt {sub} {n} omzun art bölümünde bulunan, üçgen biçiminde genişve ince kemik
die Speiche {sub} {f} [Anatomie] döner kemik
der Spenderknochen {sub} {m} bağış kemik
spindeldürr {adj} bir deri bir kemik
0.005s