25 direkte Treffer gefunden für: fakir


67 indirekte Treffer gefunden für: fakir

Deutsch Türkisch
Aktivisten gegen Armut {sub} {pl} fakirliğe karşı eylemciler
alle Merkmale der Armut fakirliğin tüm belirtileri
arm aufwachsen {v} fakir büyümek
arm dran sein {v} fakir olmak
arm gemacht fakir etti
arm gemacht fakirleştirdi
arm machen {v} fakir yapmak
arm machend {adj} fakir yapan
arm machend {adj} fakirkleştiren
arm sterben {v} fakir ölmek
arm und mittellos fakir ve yoksul
arm werden {v} fakir olmak
arme Bauernschaft {sub} {f} fakir ziraatçılar
arme Landbevölkerung {sub} {f} fakir köy halkı
arme Leute {sub} {f} fakir insanlar
Arme Leute dürfen nicht wählerisch sein fakir insanlar seçici olmamalı
arme Nationen {sub} {pl} fakir ülkeler
arme Person {sub} {f} fakir kişi
arme weiße Bevölkerung {sub} {f} fakir beyaz halk
das Armeleuteessen {sub} {n} fakir insanların yemeği
das Armeleuteviertel {sub} {n} fakir insanların oturduğu bölge
die Armen {sub} {pl} fakirler
Armen unterstützen {sub} {f} fakirleri desteklemek
die Armenanstalt {sub} {f} fakirler kurumu
das Armenbegräbnis {sub} {n} fakir cenazesi
die Armenfrage {sub} {f} fakirlik sorusu
der Armenfriedhof {sub} {m} fakir mezarlığı
die Armenfürsorge {sub} {f} fakir fukara yardımı
die Armengesetze {sub} {pl} fakirler kanunu
das Armengrab {sub} {n} fakir mezarı
der Armenhaus {sub} {m} fakir evi
das Armenhaus {sub} {n} fakirhane
das Armenhaus {sub} {n} fakirler yurdu
die Armenhilfe {sub} {f} fakir yardımı
die Armenkost {sub} {f} fakir yemeği
die Armenschule {sub} {f} fakirler okulu
die Armenspeisung {sub} {f} fakir besleme
die Armenunterstützung {sub} {f} fakir yardımı
das Armenviertel {sub} {n} fakir mahallesi
armer Bauernjunge {sub} {m} fakir rençber genci
Armer Junge! Fakir delikanlı
armer Mann {sub} {m} fakir adam
armer Schlucker {sub} {m} fakir adam
armer Südstaatler {sub} {m} fakir güneyli
armes Ding [ein~] fakir şey
armes Gemisch {sub} {n} fakir karışım
das Armmachen {sub} {n} fakir yapma
das Armmachen {sub} {n} fakirleştirme
die Armut {sub} {f} [das Armsein Kümmerlichkeit, Kargheit] fakirlik
Armut lindern {v} fakirliği azaltmak
der Armutsflüchtling {sub} {m} fakirlik göçmeni
am ärmsten en fakir
ärmer daha fakir
die Ärmste {sub} {f} en fakir
ballaststoffarm {adj} posa açısından fakir
bettelarm {adj} çok fakir
ein Armer bir fakir
der gasarm {sub} {m} gazca fakir
regenarm {adj} yağış açısından fakir
rohstoffarm {adj} ham madde bakımından fakir
so arm wie eine Kirchenmaus çok fakir
so arm wie man nur sein kann olabildiğine fakir
verarmter {adj} daha fakir
verarmteste {adj} en fakir
waldarm {adj} ormanca fakir
wasserärmer {adj} su bakımından daha fakir
wasserärmste {adj} su bakımından en fakir
0.004s